Öğrenmeler

 Yetki sahibi olan ama yetkinliği olmayan, hükumet ettikleri varsayılan ama yaptıkları işe zerre kadar hakimiyeti bulunmayanlar bize, bu ülkenin insanına saymakla bitmeyecek kadar çok sey ÖĞRETTİ.

Öncelikle, riyanın, yalanın, yolsuzluğun, ayrımcılığın, kayırmacılığın, toplum değerlerini nasıl da en ağır şekilde erozyona uğrattığını ÖĞRETTİ. Hemen ardından, bunlarla başa çıkmak için, sorumluluğu ele almanın ve toplumsal bütünleşmeyi inşa etmenin şart olduğunu ÖĞRETTİ.
Ve insani erdemlerin değerini... Gerçek bir liderin nasıl yeri doldurulamaz olduğunu, maddi  varlığı sürmese de  manevi varlığının öğretmeye devam edebilecek etkinlikte olduğunu...
liyakatın, devlet hafızasının neliklerle oluşturulduğunu ve o yüzden vazgeçilemez olduğunu
Ve nihayet var kalabilme imkanının, vatan toprağına manen, maddeten sahip çıkmaktan geçtiğini ÖĞRETTİ.

Bunları, yetki verilmiş, hükümet ettikleri varsayılanlar öğrettiler bize.
Gelgör ki onlara şükran duyamıyoruz. Aldıkları role de öğretmenlik diyemiyoruz.  Yüce amaçlara hizmet ettikleri kesin ama bilinçli olarak hedeflediklerinden değil, kendi evrim, bilgi, insanlık, dürüstlük, vicdan, liyakat gibi hasletleri eksik olduğu için bu öğrenmeye vesile oldular...Evrensel sistemin işleyişine şapka çıkartıyorum o ayrı...

Varılan noktaya bakıldığında yıllardır gelinmesi gereken yer değil miydi burası?
Ama, acı olmadan öğrenme olmuyor.
Dolmadan taşmıyor. Büyümeden olgunlaşılmıyor.  Hiçbir oluşum, zamanı gelmeden meyve vermiyor. Anladığım o ki;
Hakim olmadan hüküm süren, hikmet sahibi olmadan hüküm verenlerin varlığı, biz bu tedrisatı hatmedene kadar bitmeyecek.

Ancak şunu da bilelim;
İşlevi olan hiçbir oluşum sahneyi terk etmez ama buna mukabil işlevi biten hiçbir şey  varlığını sürdüremez.
YOK OLUP GİDER.

Tüm kalbimle umut ediyorum ki;
Bu Hükümet sahiplerinin artık bu halka öğreteceği birşey kalmamıştır.  

Yorumlar

Popüler Yayınlar