GEMİ AZIYA ALMAK

 "Gemi azıya almak"

Sürücüsünün elinde tuttuğu dizginlerin, atların ağzında bulunan ve hızın azaltılması veya durulmasının ya da yön değişiminin sağlanması amacıyla kullanıldığı "gem" in at tarafından azı dişleri arasında sıkıştırılıp, atın kontrolsüzce koşmasını ifade eden deyim...

Sürücünün iradesi artık burada gözünü yoldan ayırmamayı, dizginleri doğru zamanda doğru yöne çekmeyi veya kırbacı doğru noktada kullanmayı içeremeyeceğinden, yapılacak en sağlıklı hareket at arabasını, koşum takımlarına bağlı gemi, azısına sıkıştırmış atı arabadan ayırmak olur. Ama bu hızda giden bir araçta zarar görmeden bu operasyonu yapmak da, bu yüksek hareket düzeyinde dengede durabilecek bir esnek yapıya, panik duygusuna yenilmeden akıl kullanmaya ihtiyaç duyar.

Atlarla ilgili konu böyle...

Oysa insanın olduğu her yerde, arka planda çalışan hesaplar, ikbal endişesi, kötülük, hırs gibi fonksiyonlar, atların doğal davranışlarının katbekat ötesinde
zorluk ve zarara neden olabilecek seviyede olduğundan, süreçleri yönetmek de bir o kadar zor.

İnanç, umut, adalet duygusu ise insana ait kavramlar neyse ki...
Ve neyse ki insanın sürü olmaktan, birey ve toplum olmaya yürüyebilme kapasitesi var. Bununla birlikte, süreçler yaşanmadan, yollar yürünmeden aşama yapmak ise mümkün değil.

Gücü eline almak, gücün kendisi olmak, karşıdaki gücün baskısı ile doğru orantılı yükselinebilinen bir seviye... 
Eksi ve artının karşıtlığının yarattığı devinim ile güç hayata geçiyor bu sistemde.
Amaç daha iyi, daha doğru, daha temiz, daha dürüst bir varoluş düzeyine ulaşmak ise, içinde olacağımız hal, sürece güven, inanç, dinamik zihin ile bütünleşmeye yol alan toplumsal yürüyüştür.

Yolumuz açık olsun...

Işıl
Mart '25