İpotek

 Açtığın yolu, gösterdiğin hedefi görüp yürümek zaman alıyormuş. Bilseydik, bu kadar sallanmazdık...

Desem de; Yaşanan ne varsa öyle gerektiği ve başka türlüsü o an mümkün olamadığı için yaşanıyor ya...
Bu dönüş de buraya varılmadan olmayacaktı.
Dip temel temizlenmek için bu koşulları yarattık zihnimizin haberi olmaksızın...

Atatürk'ün, olağan dışı nitelikleri ile an be an, her koşul oluşurken ortaya koyduğu, gözettiği dengeleri, ondan sonra gelenlerin, değil o seviyede ortaya koymak, onu okumaktan dahi yoksun olduğu bir süreçten geçtik bugüne kadar...E doğal olarak da bu süreç "deneme yanılmalarla öğrenme" temelli zor bir tedrisatı getirdi...Bağnazlık sadece cehaletle gelmiyor...fikir, irfan ve vicdan hürriyetini henüz eline alamamış olmak yeterli bağnazlık için...
Kastım şu, fikir, irfan ve vicdan her türlü söylemin, fiilin geçmişteki bir başka realiteye ipotek edildiği bir durumda, çalıştırılamayan mekanizmalar..Esaret sadece menfaatperestlerde ya da satılmışlarda olmaz...Bu terazileri geçmişe ipotek edenlerin durumu da bir nevi esarettir. Çünkü onların veraseti vesayet altındadır...
Geçmiş  vicdanla okunur,  fikirle tartışılır, irfanla ondan ders çıkartılır.
Hür ise bu üçü, çıktısı da artık geçmişten bağımsız bir "bugün" yaratır, ona bağlı olsa bile...

Bugün "şartlanma", "kalıp" gibi terimlerle kişisel gelişim ifadelerinde yer bulan bu hal, insanı iradi olmaktan alıkoymakla, aslında insanı insan olmaktan alıkoyar...
Çünkü  insan olmanın en temel kriteri "iradi" olmaktır...

İrade güdümlü ise, ister iç güdü, ister dışardan güdülme olsun, bunların varlığında sezgi ve bilginin işlevleri gerçekleşmeyecektir... onların olmadığı yerde, zihnimizde yaratacağı patikalardan söz edemeyiz...oysa sezgi pusuladır ve anda çalışıp bilgiyi taşır...Bütünsel zihne katkı vermek, yeni patikalar oluşturup birbirine bağlamak, kendi hakikatine yol almak için elverişli bir zemin oluşturur...

Diyeceğim; toplum olarak, yaşadığımız süreç, öğrencisini yanlışlayarak öğretmeye çalışan öğretmen misali; bilgisini, sezgisini, aklını, demin saydığım üçlüyü geçmişe ipoteklediği için verimli kullanamayan insanların birbirine yüklediği momentumla, spin ata ata
kaçınılmaz olarak yaşadığı bir dönüşüm süreci...
Kaçınılmaz, çünkü kaderî plan metamorfozdur...
Başka türlüsü olur muydu....Paralel bir evrende belki olmaktadır...bilmiyorum...

Yorumlar

Popüler Yayınlar